Ezbere Kalıplarla Mı Yaşayacağız Yoksa Farkına Varıp Dur Mu Diyeceğiz?

Merhaba ben Psikolojik Danışman Fethihan Öztürk. Gelin bugün beraber terapilerde ana odaklarımızdan biri olan duygularımız üzerine biraz daha bilgilenelim. Duygular? Sizce nedir? Alelade olaylar sonrası kapıldığımız ve bizim düşüncelerimizi belirleyen ve bize bazı davranışları uygulatan bir hissimiz mi yoksa daha farklı bir şey mi? Eğer bizim düşüncelerimizi belirleyen ve bizi ona göre harekete geçiren bir şey diyorsanız çok az haklılık payınız var. Neden mi? Öncelikle şu ana bilgiyle başlayalım. Duygularımız, bizim sahip olduğumuz düşüncelerimizden kaynaklanan bir durumdur. Ancak düşüncelerimiz sonrası oluşan duygularımız sonrasında bir döngüye girerek düşüncelerimiz üstünde de bir pay sahibi olur. İşte tam olarak burada da “Duygudan çıkarım yapma” bilişsel çarpıtmamız bizim için aktif olur.

Gelin bunu biraz daha ayrıntılandıralım. İnsanlar yaradılışı gereği mantıklı ve mantık dışı ya da rasyonel ya da irrasyonel kalıplara sahip olmaya çok yatkın bir varlıktır. Bu kalıplar hayatımızda bizim davranışlarımızı ve duygularımızı belirler. Eğer düşünce kalıplarımız irrasyonel ise yaşayacağımız duygular ve davranışlar sağlıksız ya da işlevsiz negatif duygu ve davranışlardır. Eğer rasyonel düşüncelere sahipsek de davranış ve duygularımız negatif olsa bile sağlıklı ve işlevli davranışlar olur. Peki nedir bu rasyonel düşünce ve irrasyonel düşünce?

Öncelikle 4 temel irrasyonel düşünce sınıflandırma kategorisi vardır. Bunlar; aşırı talepkarlık, felaketleştirme, rahatsız olmaya katlanamama ve son olarak kişinin kendisini başkalarını ya da dünyayı değersizleştirme düşüncesi. Bir başka yazımda bu düşüncelerin ayrıntısına gireriz ancak şu an sadece başlık olarak bunu öğreneceğiz. Biz seanslarda bu irrasyonel inanışları rasyonel inanışlara dönüştürmeyi hedefleriz. Bunlar da; esnek tercihler, anti felaketleştirme, rahatsızlığa katlanmada yüksek dayanabilirlik ve kendini, başkalarını son olarak da hayatı koşulsuz kabul ediş inanışlarıdır. Peki bu düşünceler neden bu kadar önemli?

Daha önce de söylediğim gibi bizi bu düşünce kalıpları sağlıksız negatif duygu ve davranışlara ya da sağlıklı negatif duygu ve davranışlara götürür. Peki sizlerin acaba irrasyonel düşüncelerim mi var ya da rasyonel düşüncelerim mi diye sorgulamanız sonucu sizi inisiyatif alarak bir cevaba götürecek kriterler nelerdir? Öncelikle davranışlarınızı inceleyin. Sizce sosyal kaçınan davranışlarınız mı var yoksa arkadaşlarınızla buluşup yardım almaya açık mısınız ya da kişisel ihtiyaçlarınızı boşlar mısınız ya da buna özen gösterir misiniz? Ya da daha agresif davranışlarda mı bulunursunuz yoksa girişken mi davranırsınız. Eğer davranışlarınız üzerinden kendinizi yorumladığınızda daha işlevsiz olan davranışları sergiliyorsanız irrasyonel kalıplarla hareket ediyor olmanız ihtimali çok yüksek. Peki duygularınız üzerinden kendinizi incelemek isterseniz eğer duygularınız sizi o andan koparıyorsa, problemden uzaklaştırıp hayatınızdaki başka yaşantılara sizi götürüyorsa, çözümden uzaklaştırıyorsa, problemin bağlamından koparıyorsa ya da tabiri caizse size bir kal geliyorsa yine irrasyonel kalıplarla hareket ediyor olma ihtimaliniz çok yüksek. Çünkü duygularımız olaylar karşısında alelade hissettiğimiz ve kategorize edemediğimiz şeyler değildir. Eğer duygularımız bizim problemleri çözmemizi zorlaştırıyorsa ne yazık ki bir yerde bir şeyleri yanlış yapıyor olma ihtimalimiz oldukça yüksek. Peki dünyanın sonu mu? Hayat bitti mi? Böyle gelmiş böyle geçecek mi? Cevabı, HAYIR. Ben ya da benim gibi bilişsel davranışçı terapileri uygulayan meslektaşlarım tam da bu işlevsizliklerin üzerine odaklanıp bu kalıpları yıkmaya çalışıyoruz.

Bir sonraki yazımda irrasyonel inanışların yapısını bir sonraki yazımda da duygularımızın hangileri olduğunu ve hangilerinin sağlıksız hangilerinin sağlıklı olduğu üzerine bilgiler vereceğim. Lütfen takipte kalınız.


Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Başa dön tuşu