Beyin tümörleri de, bedendeki bütün tümörler üzere güzel huylu olanlardan makus huylu olanlara hakikat; ekseriyetle de birden dörde kadar artan numaralarla sınıflandırılırlar. Bu sınıflandırma bazen çeşitli MR imajlarına bakılarak yapılabilse de, çoklukla en sağlıklı olarak ameliyatla çıkarılan tümörün yahut beyin biyopsisi ile alınan kesimlerin; patoloji hocalarınca yapılan mikroskop incelemesi ile gerçekleştirilir. Tümörün düzgün huylu mu yoksa berbat huylu mu olduğunun bilinmesi ise, hastanın gelecekte başına gelecekler konusunda aydınlatabilmesini sağlaması yanı sıra; daha kıymetli olarak tümörün tedavisi için tekrarlayan cerrahiler, radyoterapi yani ışın tedavisi ve kemoterapi yani ilaç tedavisi üzere seçeneklerin hangi sıra ile ve hangi dozda uygulanacağını saptamaya fayda.
Beyin tümörü tespit edilen hastalarda birden fazla vakit, yapılan tüm çağdaş görüntüleme tetkiklerine karşın; tümörün cinsi hakkında muteber bir bilgi sahibi olunamamaktadır. Halbuki bu bilgi; ameliyat mı yapılacak, yapılacak ameliyatın boyutları ve dolayısı ile riski ne olacak, ışın tedavisi verilecek mi, ilaç tedavisi yani kemoterapi verilecek mi üzere pek çok hayati soruyu cevaplayabilmek için kesinlikle gereklidir. İşte bu tip hastalarda, tümörün cinsini ve bilhassa de yeterli huylu mu yoksa makus huylu mu olduğunu anlayabilmek için; nispeten kolay, az tehlikeli ve hastanın ömür kalitesini etkilemeyecek cerrahi bir teşebbüs ile beyindeki tümörden küçük bir modül almak gerekebilir. Bu kesimin patoloji hocaları tarafından incelenmesi sonucunda alınacak olan rapor, tedaviyi planlayan hekimlerin daha sağlıklı bir plan yapmasını sağlayacaktır.
Robotik cerrahi ile kastedilen ise, robotlar tarafından yapılan ameliyat demek değildir. Burada cerrah, sayısı kimi vakit altıya ulaşabilen robotik kolları; kendi ellerine ek olarak kullanarak, ameliyatı daha büyük bir hassasiyetle yapabilmektedir. Yani robotun gerisinde, robotun kollarını yönlendiren tekrar tecrübeli bir cerrahtır. Beyin cerrahisinde ve omurga cerrahisinde ameliyat robotlarının kullanımı şimdi çok sonludur, robotların hantal yapısı fakat sonlu birkaç ameliyatta kullanılabilmelerine müsaade vermektedir; ki bunlar beyin cerrahisinin ve omurga cerrahisinin yüzde birinden azını oluşturur. Lakin şunu hatırlatmakta da fayda görüyorum: Beyin ve omurga ameliyatlarında cerraha yol gösteren en çağdaş sistemlerden biri olan Nöronavigasyon aygıtları kullanılarak yapılan ameliyatlar da, kimi vakit hastalar tarafından kazara; robotik cerrahi olarak da isimlendirilebilmektedir.
