Diyet Hakkında Doğru Bilinen Yanlışlar

Eğer siz de geçmişte birçokları gibi sağlıklı beslenmeyi alışkanlık haline getirmek yerine ‘diyet’ yaptıysanız bugün konuşacaklarımıza oldukça aşinasınız demektir. Biz biraz sabırsızız. Uzun yıllar taşıdığımız kilolar bir an önce vücudumuzu terk etsin, hızlıca giderken hiç iz bırakmasın, çatlak-sarkık olmasın istiyoruz. Keşke her şey bu kadar kolay olsaydı. İnanın çok isterdim ancak hayatın kendisi gibi ‘kilo’sal olaylar da oldukça karmaşık dinamiklere sahip.

Siz kilo verme isteğinizi dillendirdiğinizde ya da araştırmaya koyulduğunuzda karşınıza çıkan ya da kulağınıza gelen çok popüler bazı tavsiye ya da bilgimsi cümleleri konuşalım istedim bu ay. Hadi hep beraber inceleyelim, kaçını daha önce duyduğunuzu kendi aranızda mutlaka değerlendirin ki birilerini daha bu cümlelerden uğramak üzere uzaklaştırabilelim

Hiçbir besin tek başına kilo verdirmez. Limonlu su tek başına olsa olsa sade sudan daha limonlu su olarak gününüze ekşimsi bir tat katabilir. Bunun dışında limonu gidip yağ yak gibi bir beklentiye sokmak limonda dağa tırmanmak isteyen balık sendromu yaratabilir.

Ekmeksiz diyet olur elbette ama hangi tür ekmek tükettiğiniz ya da ekmek yerine ne tükettiğiniz oldukça önemlidir. Beyaz somun ekmek kan şekerini hızlı yükseltir ve daha çabuk acıkmaya neden olur. Bunun yerine tam buğday, çavdar, yulaf, çok tahıllı, siyez unlu, chia tohumlu ekmekler tüketilebilir. Ayrıca ben ekmeği kestim ama çorba, pilav-makarna, patates vb besinleri tüketmeye devam ediyorum diyorsanız ekmeğe geri dönseniz de bir şey kaybetmezsiniz.

Çay veya kahve günlük su ihtiyacımızı karşılamaz. Vücuttan fazla su atılmasına, bunun sonucunda da ödeme neden olur. Fazla çay kahve tüketimi susuzluğun ve baş ağrısının ana nedenlerindendir. Günlük tüketimde; 2-3 sade türk kahvesi, 2 filtre kahve, 5-6 açık çay yeterlidir ve hemen arkasından 1 bardak su unutulmamalıdır!

*Miktarlar yalnızca o içeceklerin tüketilmesi durumundaki tek başlarına miktarlardır.

Akşam 6’dan sonra yememekten daha çok neler yendiği önemlidir. Şekerli ve paketli, yüksek glisemik endeksli besinler, gece acıkmalara ve kan şekerinin düşmesine sebep olabilir. Yeme uygunluğu kişiden kişiye değişebilir. Son öğün saati yatış saatine göre belirlenmelidir. Yatmadan 3-4 saat kadar önce midenin dinlenmesi ve uyku haline hazırlık için katı ve sıvı kalori alımı azaltılabilir ancak kesinlikle 6’dan sonra bir şey yenmemeli diye bir durum söz konusu değildir.

Uzun süre yüksek miktarda tüketilen form çayları vücuttan normalin üstünde su atılmasına neden olmasının yanısıra su ile birlikte vücuttan mineral atımına da sebep olur. Bu da elektrolit dengesini bozar, halsizlik ve baş ağrısıyla uyumlu hastalıklara davetiye çıkarabilir. Böbreklerinize değer verin.

Karbonhidrat içeren besindir. İçerisinde früktoz adlı meyve şekeri bulunmaktadır. Fazla tüketimde kalorisi de fazla olacaktır. Muhtemelen bu da bize kilo artışı olarak geri dönecektir. Vitaminlerin tek kaynağı meyveler değildir.

Protein ağırlıklı beslenmede, vücut proteinleri sindirmek için çok fazla enerji harcar ve zayıflama olabilir. Ancak proteinlerle birlikte çok fazla yağ gelebileceği için koroner kalp hastalıklarına ve gut hastalığına farkında olmadan zemin hazırlıyor olabilirsiniz. İyi dengelenmiş, makro besin dengelerinden emin olduğunuz beslenme programları uygulamanız daha sağlıklı olacaktır.

Bağırsaklarımızdaki iyi bakterileri atıp, bağırsak florasını bozuyor olabiliriz. Ayrıca büyük bir kısmı sadece sebze ve meyve sularıyla oluşturulup protein alımını kısıtlayan detoks diyetleri; yorgunluk, halsizlik, bayılma ve kas kaybına yol açabilir. Ve son olarak bağırsaklarınızın, karaciğerinizin ya da metabolizmanızın toksin atmak/temizlenmek için size ihtiyacı yoktur. Sağlıklı beslendiğiniz sürece tüm organlarımız kendi temizlik ve bakımlarını kusursuza yakın yerine getirebiliyor, yoksa siz bugün detoks yapana kadar bu organlar nasıl hayatta kaldı… 

Veee bu ayki yazımızın sonuna geldik. Keyifli bir sohbetle daha önce duymuş olabileceğiniz bazı beslenme bilgilerini beraber gözden geçirdiysek; bildiklerinizi, yeni öğrendiklerinizi birbirinizle paylaşmayı ihmal etmeyin.


Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Başa dön tuşu